Bu ayki yazımda sizlerle yaz aylarının gelmesi ve Covid19 aşılama çalışmalarının biraz daha hızlanması ile birlikte farkında olmadan üzerimize çöken, tarifsiz ağırlığı ve hantallaşmayı önlemek üzere bazı bilgiler vereceğim:
Tam 14 ay önce tüm ülke olarak bu sevimsiz Covid19 küresel sağlık krizi ile tanıştık. Hepimizin hayatı alt-üst oldu. Kendi gözlemim ve düşüncem olmakla beraber birçok dünya ülkesine kıyasla hızlı bir şekilde krizi teşhis edip, problemle savaşmaya başladık. Birçok insanın bu kriz nedeni ile maddi ve manevi olarak canı yandı. Ancak ister istemez bu krizin de bir sonu olacaktı. Ve sıcakların artmasıyla birlikte, uzunca bir süre kontrollü kapanma ilebirlikte yavaşça nefes almaya başladığımızı söyleyebilirim.
Şimdi gelelim ataleti üzerimizden atmaya:
- Endişe, kaygı ve korku gibi hisleri artık bir kenara koymanın zamanı geldi. 2M1H yani maske-mesafe-hijyen kurallarına dikkat ederek, işlerimizin başına ve normal yaşantımıza dönmeye hazırlanalım.
- Küresel sağlık krizi ile ilgili bilgi edindiğimiz kaynakların doğru bilgi verdiğine ve güvenilir olduğuna çok dikkat edelim.
- Endişe duygusunu yüksek seviyede yaşayan insanları tespit edelim ve onların bu konuda olumlu gelişim sürecine geçiş yapmaları için mutlaka uzman bir psikoloğa yönlendirelim. Bu konuda herhangi bir destek verme işini lütfen üslenmeyelim.
- İç disiplinimizi gözden geçirip, pandemi öncesi hayatımızda yer alan rutine dönmek için hazırlık yapalım.
- 14 aydır tüm yaşadıklarımıza rağmen hala nefes alabiliyor, adım atıp yürüyebiliyorsak bu durum aslında içsel motivasyon kaynağını ateşlemek için en büyük nedene sahip olduğumuz anlamına gelir.
Aslında hepimiz tarih sayfalarında yerini alacak olan bir döneme şahitlik ediyoruz. Nasıl ki yıllar önce kolera, tifo v.b. krizler tarihte yerini aldıysa bu da öyle olacak. Bu nedenle bir de bu açıdan bakalım : Eğer ki gelecek nesillerin de bu ve benzeri olayları daha tecrübeli bir şekilde atlatmalarına liderlik etmek istiyorsanız o zaman siz de geçin ekran karşısına başlayın yazmaya. Yazın ki kurumsal insanlık hafızası silinmesin. Bizlerden sonraki nesillere de bu yaşadıklarımızı referans niteliğinde aktaralım. Böylelikle hem bilgimizi artırır, hem de onlarla deneyimlerimizi paylaşarak, beklenmedik krizlere hazırlanmalarına destek oluruz.
O halde “Hazırlıklar Başlasın!”
Fırat Çapkın
Eğitmen I Yazar I Konuşmacı